Kudüs | Fatih İmdat

Ey yaralı ve mahsun, peygamberlerin yurdu
Hasretin sineleri bak, nasıl yaktı kavurdu
Bir garip mi kaldın sen bu kadar yakınken bize
Ümmetle seni kim ayırdı, meçhullere savurdu
Sinende Davutlar vardı, sadaları arsa giden
Süleymanların vardı, karıncaları dahi seven
O Meryem’in yavrusu sende etti kelamı
Nice hak dostları hep sana yollar selamı
Allah andı adını sana Mescid-i Aksa dedi
Ne kutlu bir şehirdin, ne büyük bir lutüf idi
Selahaddin sana aşık, sana meftundu hep
Neydi Ömer’i sana getiren o şanlı, kutlu sebep
Şimdi zorbalar elinde, ağlıyor musun Aksam
Kan görür oldum artık sana ne zaman baksam
Mescidinde çocukların seslerine ne oldu
Sultanların sevdası şimdi kanla mi doldu
İslam’in kutlu şehri, ilk kıblemizsin sen bizim
Hakkından geldiğimiz yer burasıdır dinsizin
Mahzun olma bu ümmet sahip çıkacak sana
Tasalanma sen, bakma uğrunda akacak kana
O kandır ki şahadete açılan yoldur bize
Bu şuurdur dünyayı elbet getiren dize
Halil kapısında bekleriz soysuzlar ordusunu
Verir miyiz bunlara ebediyen hiç vize
Kudüs bugün İslam’ın, nuru ile ayakta
Sen mahzunken bizler uyur muyuz yarakta!
Uyuyan gafletteki Müslüman kardeşim uyan!
Yok mu Kudüs’ümün kanlı feryadını duyan!
Ebabiller bekleme sen olmalısın o taşı atan
Sen değil misin cihanı kendine vatan yapan
Olma sakın alçakça, ucuzca onurunu satan
Hesap sorar ahrette toprak altında yatan
Ey Muhammed’e tabi olan en kutlu ümmet
Yetmedi mi Kudüs’e reva bu görülen zillet
Haydi kalk, doğrul, emrolunduğun gibi ol
Kırılması yetmezse, kopsun durmasın bu kol!
Ey meleklerin durmadan kol gezindiği şehir
Çürümüş zihniyetler aynı, her bir tarafı kir
Gelecek ümmet sana, her köşeden akın akın
Üzülme artık Kudüs, Kurtuluşun çok yakın!