Kudüs Biyografileri

Yaser Arafat

Filistin direnişinin sembol ismi Yaser Arafat 1929 yılında Gazze’de doğmuştur. Tüccar bir babanın oğlu olan Arafat, genç yaşlarda siyasetle ve direnişle tanışmış; gençlik yıllarında İsrail’e karşı direnen mücahitlere silah taşıyarak başladığı mücadelesine, 1948 yılında mühendislik okumak için gittiği Kahire’de de devam etmiştir. Kahire’de kurduğu bir örgüt ile Filistinli öğrenciler arasında çalışmalar yaparak 1956 Süveyş Savaşı
için savaşçı bulma işini organize etmiştir. Çalışmak için gittiği Kuveyt’te el-Fetih hareketini kurmuştur. 1969 yılında FKÖ’nün icra organı durumundaki Ulusal Konsey’in başkanlığına seçilmiştir. 1970 yılında Ürdün
yönetimi ile Filistinli gerillalar arasında meydana gelen Kara Eylül çatışmalarından sonra Lübnan’a göç etmiştir. 1974’te yaptığı tarihî konuşmayla Filistin davasını BM’nin gündemine taşımış ve BM’de Filistin için
gözlemci üyelik statüsü verilmesini sağlamıştır. Uzun yıllar İsrail’e karşı silahlı mücadele verilmesini savunarak bu yönde çalışan Arafat, 1988’de BM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşma ile İsrail’in var olma hakkını tanıdığını açıklamıştır.1991 yılında Madrid’de başlayan Ortadoğu Barış Süreci’ne destek veren Arafat, 1993’te Oslo ve 1994’te Kahire Anlaşması ile Filistin Ulusal Otoritesi’nin kurulmasını sağlamış; bu çabaları nedeniyle kendisine 1994’te Nobel Barış Ödülü verilmiştir. 27 yıllık sürgün hayatından sonra 1994 yılında Filistin topraklarına yeniden dönen Arafat, 1996’da yapılan Filistin’in ilk seçimlerinde oyların %88,2’sini alarak başkan seçilmiştir. 2000 yılında başlayan Aksa İntifadası’ndan itibaren ABD ile ilişkileri giderek kötüleşen Arafat, İsrail karşısındaki tavrı ile Arap dünyasının takdirini kazanmıştır. 29 Mart 2002’den itibaren “Filistinli direnişçileri şiddete teşvik ettiği” suçlamasıyla Arafat’ı Ramallah’taki karargâhında tecrit eden İsrail, kendisini ziyaret eden yabancı ülke temsilcilerini de boykot ederek her yönden kuşatmış; 11 Eylül 2003’te, “barışın önünde en büyük engel” olduğu iddiasıyla Arafat’ı sürgüne gönderme yönünde ilke kararı almıştır. Bu şekilde son yıllarını İsrail kuşatması altında geçiren ve Kasım 2004’te şüpheli bir şekilde hayatını kaybeden Arafat, kendisinden sonra güçlü bir ikinci adam bırakamadığı için Filistin Ulusal Otoritesi ciddi bir liderlik krizine girmiştir.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu